Amazon ormanlarının derinliklerindeki küçük bir köyde yaşayan Anamaya, İnka saldırısından sağ çıkarak, Dört Bucak İmparatorluğunun kuzeydeki başkenti Quito'ya götürülür. Ölüm döşeğindeki Tek Efendi Huayna Capac, gözleri göl mavisi bu tahaf kızın Ay tanrıçası tarafından gönderildiğine inanır. Acılarını hafifletmesi için onu yanında alıkoyar. Son gecesinde, İnkaların tüm sırlarını emanet ettiği Anamaya'ya "geleceği" de fısıldar.
Güney Amerika'nın Büyük Okyanus kıyısındaki "altın" Tumbez kentini keşfeden Pizarro, İspanya kralından Peru valisi ünvanını almak peşindedir. Bu arada, Engizisyonun pençesinden zor kurtulan Gabriel'le yolları kesişir.
Dünya, kayıp İnka uygarlığıyla aşkı yeniden tanıyor...
İspanya'dan gelen konkistadorlarla İnkaların acı dolu çatışması devam ediyor.
Birbirine, iki insanın yaşayabileceği en derin aşkla bağlı olan Gabriel ile Anamaya'yı ayıran bu büyük savaş, aynı zamanda iki farklı uygarlığın mücadelesi.
Ancak önce Gabriel, sonra da Anamaya bu umutsuz savaştan çekiliyor. onları, bizlerle birlikte gizemin derinliklerine çeken bir yolculuğa çıkıyorlar.
Savaşın yıkıcılığından aşkın yaşam vericiliğine doğru bir yolculuk bu. Machu Picchu'nun ışığı, ilkel dürtülerin egemenliğindeki insanın yüreğini aydınlatabilecek mi?
Soluk soluğa süren serüven, bu dönemecinde bizleri nerelere götürecek?